Translate

Görüntüleme Sayısı

8 Eylül 2019 Pazar

Çok şükür O zaman ...

Merhaba ;

En son 2018'de yazmışım.Çok fazla dolduğumu fark ettim.
İnsanın konuşacak içini dökecek arkadaşı olamaması kötü.
Arkadaşlarım var elbet ama dinleyen arkadaşım yok sanırım..
Zaten artık bende dinleyemiyorum..Bu arkadaşlık konusuna çok girmemek en iyisi..
Harika bir dost ve arkadaş olamadığım için neden diye sorgulamamak lazım...
Sonuç olarak buradayız ve gene yazıyorum özgürce nasıl istersem kimse ah vah demesini duymadım sen güçlüsün demesini duymadan özgürce nasıl hissedersem o şekilde buraya yazmayı seviyorum.
Çünkü burası özgür burada istersen okursun istemezsen yukarıdaki kırmızı renkteki çarpı kutuçuğa basarsın istersen de biraz olsun beni anlamış olursun...
O zaman haydi başlayalım....

Evet geldi gene sonbahar.. Sahi gerçekten benim için sonbahar mıdır ?
Olmasını isterdim bir yanım ise daha dur daha çok sonlar var belki birini seversin diyor...
Sabret diyor belki gerçekten çok derinden hissedersin yaşamayı diyor.
Sahi gerçekten hisseder miyim ?Nedense daha çok yalnız hissediyorum.
Yalnız hissettiğim zamanlarda evet diyorum artık sonbahar olmalı diyorum.
Çünkü yorgunum oradan nasıl gözüküyorum bilmiyorum ama bir çoğunuzdan daha çok hayata tutunmaya çalışıyorum ve bu benim için gerçekten çok zor.
Çünkü hiç bir zaman benim yaşadığımı yaşamadınız.Umarım da yaşamazsınız.
Düşünsene her gün seni boğan bir özlem ve bir acıyla yaşamak..
Evet 4.seneye giriyoruz.Ve ben daha kötü hissediyorum.
Çünkü kendimi bildim bileli onunla yaşadım ben onsuz bu 4 seneden nefret ediyorum.
4 sene olmasına rağmen hala aklımda sesi kokusu..  Nasıl olurdu acaba ?  çünkü ergen olacaktı.
Sivilceleri olacaktı.Kızgın olacaktı belki aşık olacaktı belki ilk defa biri için ağlayacaktı ama eminim her zaman yanında olacaktım çünkü hiç bir zaman vazgeçmedim ki senden...
Ah be kokun nasıl özlüyorum onu..
İşten eve yorgun gelirdim ama sen olurdun 11 sene boyunca böyle oldu her gelişimde amacım sendin sana sarılmaktı hep büyümeni hayal ettim.
Büyüsün artık dedim büyüsün ki artık kendi hayatımı yoluna koyayım...
Ama onun yerine hayat kocaman bir sürpriz yaptı.
Bir anda sensizliği yaşattı oysa ki hayattan tek istediğim büyümen ve kendi ayakların üzerinde durmandı bunun için elimden geleni hep yapacaktım.
Sanırım Yaradan isteğimi yanlış anladı yeter o zaman dedi beni sensizlik ile sınıyor.
Çünkü sınamayı çok seviyor.Biz o yüzden bu Dünya'ya geldik.
Çünkü cennette çok sıkıldık biraz da Dünya da acı çekelim hayatı öğrenelim dedik.
Ve acı yaşadığında ise şükret dediler bize neden çünkü daha kötüsü de var...

İşte en büyük bencillik burada başlamıyor mu ?
Başkasının gerçekten hayatı biterken biz iyi ki başımıza gelmedi diye şükrediyoruz..
Ondan sonra anladım ki insanların yazdıkları , söyledikleri hiç bir şeyin aslında çok fazla önemi olmadığı  ..
O yüzden artık benim de kendime göre inançlarım var.
Ruhum var hislerim var...
Ve insan işte hayatına gelecek kişinin o ruhu anlamasını bekliyor.
çünkü ruhen insanın birine ihtiyacı var..
Sen hayatım dasın ama bana nasılım diye sormadık dan sonra ne anlamı var ?
Canım yanarken bana sarılmadık dan sonra nasıl bir anlamı olabilir ki ?
oysa ki bunları yapmaya her zaman hazırdım.
Karşı tarafında hazır olmasını da çok istedim.
Kırdıktan sonra ne önemi var ki?
Yorduktan sonra daha fazla hemde nasıl gelmemi bekler ki insanlar ?

Bunlar daha başlangıç sanırım ben artık #SUSAMAM

Devamı gelecek ...














Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bunlara da göz atmak ister misin ?

Youtube önerileri !