Translate

Görüntüleme Sayısı

21 Aralık 2019 Cumartesi

Küçük bir hikaye anlatmaya geldim..

Merhaba Sevgili okuyan;

Bugün küçük kısa bir hikaye anlatmaya geldim.
Kısa ama benim canımı acıtan bir hikaye oldu aslında ben böyle düşünmemiştim ama böyle oldu yani zaten hiç bir zaman hislerine göre olmazmış ...
Bunda da vardır bir hayır diyemiyorum o zaman neden bu hisler var ?Neden bu Dünya ?
Neden yanlış insanlara böyle şeyler hissedip kalbimiz kırılıyor ki ? Yaradan neden buna izin veriyor ki ? Sınav deyince bir gülesim geliyor...
Evet bir kalp kırıklığı bu hikaye mutlu sonlar olmayacak anlaşılan çünkü bir daha böyle bir şans olmayacak..
Gelelim hikayeye...


İlk gördüğüm zamandan bahsedeyim tarih veremem ama anı hatırlarım hiç bir zaman tarihle aram iyi olmadı çünkü..
Hayatımda bir bitirmişlikten bir başlangıca geçmek istiyordum artık buna hazır hissediyordum.
Belki de fazla hazır hissettim hatam buda olabilir..
Yeni bir eğitime başladığımız zaman sınıfta bir enerji vardı ondan bana gelen ama hiç dikkatimi çekmeyecek belki de hiç bir zaman tanışma fırsatım olmayacak biriydi çünkü evlidir diye düşündüm... :)
Konuşmalara başladıkça ses tonunu duydum kalın değişik bir ses tonu var ama titreşiminde beni etkileyen bir şey vardı.
Yorucu ses tonu var ama ben onu hep dinlerdim bana o hissi veriyordu.
Bir kaç defa uzaktan izledim onu tanımaya çalıştım bazen hiç önemsemedim aklımda  hiç bir zaman bir ilişki vs yoktu sadece izledim...
Sonra bir gün kantin katına çıktık bir çay içmeye tabi bir arkadaşımız  daha vardı.
Sesi o gün titrekti ama elleri de sonradan anladım ki fazladan kafein, çay içerken konuşmaya başladık kantinin teras kısmında konuştukça daha pozitif düşünmeye başladım ne konuştuğumuzun önemi yoktu uzun süreden sonra bir insanı dinleyebilirdim.
Bir de gözlerinde derin bir bakış vardı.
Yüzünde yara izi işte oradan öpmek istedim..
Ama bir dur dedim çok doğru bir yol gibi hissettim sonra ki derslerde kitabımı evde unuttum ya da bıraktım..:)
Onun yanına oturdum. Titreyen elleriyle bir şeyler yazışını not tutuşunu bir şeyler anlatışını sanırım saniye saniye izledim bence yapmamalıydım.Yapmak iyi bir fikir değildi..
Hızlı bir giriş yapıp ben yürüdüm sosyal medya konusu açılınca twitterdan ekledim umarım yazar diye de bekledim..
Ama yazmadı şimdi anlıyorum sebebini...

Aslında daha çok anlatmak istiyorum her detayına girip onu yazmak istiyorum ama başka bir yere yazacağım ..O yüzden fazla derinden girmeden hikayeyi bitirmeye çalışacağım.Kısa kısa..


Saçma sapan videolar bulup ona gönderdim ki muhabbet başlasın ama gene başlamadı.(işte burada ben kaşınmışım bırak işte istemiyor gemi adamı)
Bir gün suratı asık kursa gelince içimde ki anaçlık duygusunu fena tetikledi ki benim hayatta yazmam ama yazdım çünkü ona doğru çekildim ve aslında hayalinin gemi olduğunu öğrendim.
İşte burada anladım aslında buraya ait olmadığını ama bende ait değildim. Özelilikle bu Dünya'ya umarım benim kavuşmam fazla uzun sürmez.
O yüzden kendimi geri çektim artık yürümüyordum ama sana olan o enerji bitmedi bir gün kahve teklifi ettim dört kişiden kaldık senle ben ...
Orada anlattın bana hayatının değiştiği noktayı seni etkileyen noktayı...
O an kaderinden yalanları geçmişi silmek istedim.
Yüzündeki acılardan öpmek istedim inan daha çok zaman olsa ki vardı bir ömür dinlerdim seni..
Ama aklında gitmek vardı hatam buydu işte gitmek isteyen bir adamın hayatına girmek
Arkadaşlarla birlikte gittiğimiz o kulüpte de sadece senle orada sabaha kadar olmak istedim bir ara kıskandım sonra dedim boşver gidecek dedim.Bu adam GİDECEK.. o an boş verdim...
Orada bir yol çizmiştim girmeyecektim hayatına Nasıl oldu neden bilmiyorum sonrasını hatırlayamıyorum
Kaçarken kendimi sende buldum bir anda oldu git gide kanıma girdin gemi adamı deli gibi kıskandım.
Kıskanmak neymiş onu anladım yanımdayken hayatında bağ olmayan bir insanı kaybetme korkusu sardı..
Hiç üzülmeni istemedim.
Bana bekle dersen beklerdim.
Sen anlattıkça dedim kendime üzemez sin sen bu adamı buna hakkın yok dedim.
Kendime söz verdim o an hiç bir zaman seni üzmeyeceğim.
Ama sen üzdün be adam öyle böyle değil 1 aylık bir ilişki 1 ömür gibi geçirdim.Resmen bir yangının ortasında kaldım.
Belki de duygusal bir ay sezonun dayım onunda etkisi vardı ama ben ilk defa böyle açıldım.
konuştum ama en önemlisi anlaşıldım en önemlisi buydu..
Ben gerçekten doğru bir yerdeymişim gibi hissettim.
Ben ilk defa ailem olacakmış gibi hissettim..
Yüzünde kayboldum ve şimdi buldum sende ki o yanımı ve sanırım sen başka yol yok dediğin için aklında gitmek olduğu için o beni öldüreceğim.
gömeceğim en derine hiç bir şekilde çıkamayacak..

ve daha çok kızdım çünkü en çok kendime nasıl yaptın neden yaptın diye neden bir anda böyle değer verdin diye sonra da evrene kızdım çünkü bunu mu hak ediyorum diye bu kadar doğru iken bu kadar nasıl yanlışa çektim çektik nasıl görmedim sevemeyeceğini polataniğe döndük.
Hayatım o kadar zorken saçma bir yangının ortasına girdim.

Aslında sonra anladım hiç bir zaman bu olmayacak o yüzden buraya yazıyorum.
İşte bu yüzden o yanında huzur içinde gülen insanı öldürdüm.
Bir daha hiç bir zaman böyle bir şeyler hissetmeyecek çünkü..
İşte dedim belki de hayatına bu yüzden girmiş farkına varman için o güzel şarkılar söylediğin anlar sondu o yağmur sondu..
Bu anılar bu gerçeklik hissi sondu..
Bir daha hiç bir zaman olmayacak.
Çünkü bir daha hiç bir zaman izin vermeyeceğim..

Bunu bende hak etmiyorum ve bunu hiç bir insan hak etmiyor..Bu duyguların aslında hayatımda yeri yok bunu hak etmiyorum.
Kader buna izin vermiyor ama kader yanış insanlara doğru duygular beslemene izin veriyor ondanda kızgınlığım.


Ve evet gemi adamı yolun açık olsun hayatından kısa vadeli bir Bahar geçti önemsizdi..
Hayatında mutluluklar umarım benim hiç bir zaman görmediğim bir yerde bir zamanda çok mutlu olursun çünkü görürsem dayanamam kendimden daha çok nefret ederim...

Her zaman yalnızdım ve böyle olmaya devam edecek bu sondu...
Hoşça kal güzel hissettiren duygular artık tamamen bu hikayede kal dahası yok....


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bunlara da göz atmak ister misin ?

Youtube önerileri !